26.12.2022
Avatar en sevdiğim filmlerden birisidir. Kaç kere izledim bilmiyorum.
Avatarın birincisi her sahnesi her cümlesi ile mükemmel bir filmdi.
Konusu felsefesi oyunculuğu çok güzeldi.
Görsellik muhteşemdi.
Bir tane bile gereksiz sahne bir tane bile gereksiz karakter yoktu.
Avatar'da görsellik o kadar güzeldi ki ilk izlediğimde bu filmi keşke sinemada izleseymişim demiştim.
İkincisi çıkarsa kesinlikle sinemada izleyeyim diye karar almıştım.
İkincisinin yapımına başlandığını duyduğumda çok sevinmiştim.
İkincisinin gösterime girmesini yıllardır sabırsızlıkla bekliyorum.
Ve nihayet geçen cumartesi akşamı Avatar The Way of Water'ı izlemeye gittim.
Çok ama çok uzun zamandır sinemaya gitmiyordum.
En son Defne'yi Karlar Kraliçesi Elsa 2'ye götürmüştük.
Ondan önce ise en son ne zaman sinemada bir film izledim hatırlamıyorum bile.
O yüzden Avatar'a gidecek olmak beni çok heyecanlandırdı.
Öncesinde ne fragman ne afiş hiçbirine bilerek bakmadım.
Tamamen yepyeni bir deneyim olmasını istedim.
Filmi izlemeyenler için bundan sonrası spoiler içerir.
Cumartesi akşamı Mall of İstanbul'da 19:30 seansına katıldım. Salon neredeyse doluydu. Genellikle ergen genç kesim vardı salonda.
Film yaklaşık 3,5 saat sürüyor. Çok uzun bir zaman dilimi ama merak etmeyin zaman nasıl geçti anlamıyorsunuz.
Filmle ilgili değerlendirmelere gelecek olursak öncellikle hiç kuşkusuz görsellik mükemmeldi. Herhalde hiç kimse bununla ilgili farklı bir yorum yapamaz.
Her sahne bir sanat eseri kıvamında idi.
Cameron çok akıllılık edip bu sefer deniz hayatını ele almış.
Buradan çok malzeme çıkmış elbette.
Ben de denizi kumu güneşi aşırı sevdiğimden filmdeki sahnelere bayıldım.
Ekstra bayıldım.
Lakin işte lakin...
yine de Avatar'ın ilk filmindeki o keyfi o tatmin hissini alamadım.
Görsellik tamam on numara ama senaryo olay örgüsü karakterlerin işlenişi ile Avatar Su Yolunda sınıfta kaldı benim için...
Devam filmlerinde hep bir eksiklik bir bozulma oluyor elbette. Aslında bunu aklımdan çıkarmamaya çalışarak gittim filme. Geçmişte büyük ümitlerle izlediğim Matrix devam filmleri hele hele aman Allahım son Matrix... Bunları unutma fazla beklentiye girme demiştim hep içimden. Hayal kırıklığına uğrama...
Ama yine de devam filmi olup da zevkle izlenen filmler de yok değil. Avatar neden bunlardan biri olmasın demiştim.
Ama değil maalesef.
İyi bir devam filmi değil.
Avatar 2 harika bir film ama Avatar 1'e göre kıyaslıyorum ıı yok olmamış. Sıradan her zaman izlediğimiz aksiyon filmlerinden biri olmuş.
Öncelikle bu filmde Pandora gezegenindeki deniz köydeki hayat yeterince güzel işlenmemişti. Orada günlük yaşam denizle bağ canlılarla ortaklık doğanın bir parçası olma daha derin bir şekilde incelenebilirdi.
Çok fazla şiddet sahneleri vardı ve gereksizce çok uzundu tekrara düşmüştü.
Diğer filmde oturmayan hiç bir karakter yoktu. Hepsi de gayet başarılı bir şekilde işlenmişti. Burada ise karakterler anlaşılmıyordu. Kim ne yapıyor belli değildi. Mesela Eywa'yı hisseden kız önemli bir karakterdi ama ne yapıyor ne ediyor belli değildi. Bir yerlerde açılacak diye bekledim ama olmadı. Bari filmin sonunda bu güçlerini kullanıp savaşa yön verecek diye düşündüm ama yine öyle olmadı. Herhalde 3. bölüme sakladılar.
Komutanın oğlu ne ayak?! Ne iş yapar neden bu filmde belli değil yine. Aynı zamanda 5 metrelik na'vilerin içinde komik duruyordu. Her yerden düşüyor hopluyor zıplıyor ama maskesine hiçbir şey olmuyordu.
Çok çok uzak yerlere gidiyorlar ama herkes ingilizce konuşuyordu.
Ana karakterlerimiz Jack ve Neytiri ise çoluk çocuğa karışmış birbirlerinin yüzüne bakamaz hale gelmişler. Aralarında ne bir duygusallık vardı ne de birbirlerine yansıtabildikleri sevgi kalmıştı
Neytiri ilk filmde çok güçlü bir karakterdi burada esamesi okunmuyordu. Çoluk çombalak yüzünden bitmişti.
Jack liderlik vasfı tamamen yitirmiş o güçlü karakter gitmiş ergen isyankar çocuklarının sorunları yüzünden hayatından bezmiş acınacak bir karaktere bürünmüştü.
Filmde savaşcı doğa ile uyumlu Na'vi karakterleri gitmiş ergen sorunları ile canından bezmiş ebeveynler gelmiş.
Jack Sully geçen sefer Pandorayı kurtarmıştı ama şimdi kimse onu iplemiyordu. Deniz insanlarının liderinin yanında ezik büzük bir adam olmuş ikinci planda kalmıştı.
Of bir ölsem de kurtulsam bu zulümden modundaydı.
Allahım hele son sahneler. Çocuklar bir çözülüyor tekrar bağlanıyorlar bir kurtuluyorlar tekrar geri esir oluyorlar. Bir güvendeler hoop yine esir olmuşlar yine yaralanmışlar. Birini kurtarıp güvenli bölgeye bırakıyorlar diğerini kurtarmak için gittiklerinde arkadaki de hoop yine araya karışıyor yine tehlikenin içine atlıyorlardı.
Bu sahnelere dayanmak zordu.
Bunun dışında 3. devam filminde belki toparlarlar diye ümit ediyorum.
...
Yine de 3 gündür düşünüyorum baya etkisinde kalmışım demek ki.
Ayrıca senaryo başka nasıl olabilirdi diye düşünüyorum ama daha güzel olası bir senaryo da oluşturamadım.
Bence Jack ve Neytiri arasındaki aşk biraz daha vurgulanabilirdi. Açıkçası böyle bir sahne bekledim.
Çocuklar ve karakterler daha iyi tanıtılabilirdi.
Deniz insanlarının hayatından birşeyler de bekledim. Günlük hayat beslenme çocukların oynayışı vs... Deniz insanları karakterleri çok güzeldi biraz daha tanımak isterdim onları.
3. Avatar çıktığında bu sefer sinemada izler miyim zannetmem.
Ama merakla bekliyorum yine de...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder