24 Şubat 2013 Pazar

GÜNEŞLİ BİR HAFTA SONU

Bugün çok sevdiğim bir arkadaşımla yine eski Mardin'e gittik. 
Ara sokaklara daldık. 
Hava çok güzeldi, 
enerjim yerindeydi,
 herhangi bir yerim ağrımıyordu, 
mutsuz da değildim,
 kafa dengi bir arkadaşım da var.
 Daha ne olsun...

Tüm bunlar bir araya gelince gayet güzel bir pazar geçirdim.

Bir Mardin klasiği...   Cumbalı, taş oymalı, güzel  bir Mardin evi.

15 Şubat 2013 Cuma

2013 ŞUBAT TATİLİ DEVAM...

Nerede kalmıştık...

1. Kozak ormanları, Bakırçay, Pinea Cafe
2. Gölcük Ödemiş
3. Birgi Ödemiş
4. Denizköy Dikili

Tatilde gezdiğim yerlerin en beğendiklerimi sıraya koyuyordum.

5. HAYITLI KOYU, DİKİLİ

Denizköy'den sonra Hayıtlı Koyu'na gittik. Çok çok önceden bir yaz günü buraya yüzmek için gelmiştim ve bu koyda bir koç beni kovalamış ve toslamıştı; karnımın tam ortasına darbeyi almıştım. (Çok şükür bir şey olmadı)

Kışın da buralar gayet güzelmiş. Tepeden aşağı önce koyun sürüsü var mı diye kontrol ettikten sonra güle oynaya indik. 3-5 çılgın kız haricinde kimsecikler yoktu. Aşağıda biraz oyalandık, dalgaları seyrettik, etrafı dolaştık, güneşin batışını seyrettik.


14 Şubat 2013 Perşembe

2013 ŞUBAT TATİLİ...

Dolu dolu bir tatil yaşadım, Allah'a binlerce şükürler olsun.

Kardeşlerim sağ olsun güzel bir tatil organizasyonu yapmışlar. Sayelerinde bol bol gezdim.

İşte bu tatilde en çok akılda kalanlar...


1. KOZAK YAYLALARI,  BAKIRÇAY ve PİNEA CAFE DE KAHVALTI

Sabah erkenden uyandık, yola çıktık. Hava çok güzeldi. Güneşli, üşütmeyen bir kış havası... Fıstık çamlarının arasından şırıl şırıl Bakırçay akıyordu. Manzaralar çok güzeldi.

Kozak ormanı gerçekten de çok güzelmiş. Ömrümde böyle bakımlı bir orman görmedim. Tüm ağaçlar budanmış, her yerde çim var ve yerlerde herhangi bir poşet, plastik, çöp ya da en azından yangına neden olabilecek bir dal parçası bile yok. Aşağıdaki görsellere bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Bu bakımlılığın sebebini ise kardeşim açıkladı. Meğerse fıstık çamı ekonomik değeri çok yüksek bir ağaçmış. Bu yayladaki fıstık  çamlarının fıstıklarını köylüler topluyor ve bundan oldukça yüksek bir gelir elde ediyorlarmış. Kozak köylüleri gözü gibi bakıyormuş bu ağaçlara. Vatandaşın biri  mangal yakmaya kalksa bizzat köylüler engel oluyormuş.

         TEK KELİME İLE MUHTEŞEM


     BÜYÜLEYİCİ

         BU GÜZELLİĞİ HERKES GÖRMELİ..

Bu manzaralar eşliğinde Pinea Cafe'ye geldik. Pinea fıstık demek. Fıstık çamlarının arasında çok şirin bir mekan. Burada kahvaltı yaptık. Ambiyans ne kadar güzelse kahvaltılık yiyecekler de bir o kadar lezzetliydi. Kozak yaylasından geçerseniz kahvaltınızı mutlaka burada yapın derim. Fiyatlar ise inanılmaz uygun. Pinea Cafe de kahvaltı kişi başı 13 TL. Kahvaltının üstüne buranın meşhur fıstık tatlısından yedik. Fıstık tatlısını beğenmedim. Daha doğrusu fıstık tadını alamadım ama kardeşlerim çok beğendiler.