12/22/2025

WAARDER, HOLLANDA'DA 10. GÜNÜMÜZ

04.08.2025 Pazartesi

Bugün ben Defne annem ve Osman hep birlikte evde kaldık. Bilal Eylem Ege ise birlikte çıktılar. Sanırım Amsterdam'a gittiler.

Osmancığım bir kanepede ben ötekinde bir koltukta Defne diğerinde de annem bir yandan uyuduk bir yandan muhabbet ettik bir yandan internette gezindik. Sonra yeniden uzun bir kahvaltı yaptık. Sonra yine yatış. Tembel sakin mutlu bir sabahtı.

Öğleye doğru biraz yürüyüş yapayım dedim. Bol bol vaktim vardı. Biraz bizim köyde dolaştım- Allah'ım ne huzurlu güzel bir köy- sonra her zamankilerden başka yollara saptım -Allah'ım ne güzel manzaralar - sonra da Waarder'e doğru yürüdüm. 

Waarder yaklaşık 2 km ötede bir yerleşim yeri, küçük bir kasaba.

Bu arada buralarda sokak köpeği kavramı olmadığı için ve güvenlik en yüksek düzeyde tutulduğu için kız başıma korkmadan  yerleşim yeri dışına yürüyüş yapabiliyorum.

O kadar güzelmiş ki buralar. 

Daha önce bildiğimden de daha güzelmiş. 

Ben hep aynı yollara gitmiştim kaybolmaktan korkmuştum. Ama diğer yollar da ayrı bir güzelmiş. Keşke her gün sabah ve akşam yürüme fırsatım olsaydı.

....

Hollanda'da yerleşim yerlerinde aşağıdaki gibi kırmızı taşlar kullanılıyor. Ben çok sevdim.  Bunu da hiç unutmak istemediğim için bu yazıya araya sıkıştırayım dedim.



Aşağısı ise evin arka taraflarında kalan köprünün oradaki büyük kanal.

Her yerde araç için kullanılan yollardan başka mutlaka bisiklet yolları var.

Yürüyüşüm çok keyifli geçti.

Yolda karşılaştığım herkes ama herkes gencisi yaşlısı kadını erkeği hatta oyun oynamaya çıkan küçük çocuklar bile gülümseyerek selam verdi. 

Yine güzel evler kanallar göller inekler kuzular atlar kazlar ördekler kuğular kuşlar...

  Ömrüm boyunca unutamayacağım manzaralar...




Yürüye yürüye Waarder'e geldim. Kasabanın içinde biraz turladım. Oturup kahve içebileceğim bir kafe aradım ama bir merkez bulamadım onun yerine kendimi hiç bilmediğim patika yollarda buldum. Yandex'i açarak tarlaların içinden Driebruggen'e döndüm.


 Issız tarla yolunda ilerlerken sapsarı 2 tane küçük kız biri 8-9 yaşlarında öteki 4-5 yaşlarında bana birşeyler deyip -ne dediklerini hiç anlamadım bu arada- bisikletleri ile fıkır fıkır gülerek uzaklaştılar. Önce içim bir cız etti. Tamamen tenha kimsesiz yollar tarlalar. Bizim ülkemizde olsa bu kızlar çoktan tecavüze uğrayıp şu kanala atılmışlardı. 

Aşağıdaki fotoğrafta olduğu gibi evlerde ne parmaklık var ne de çit... Burada insanlar rahat kaygısız yaşıyorlar. Endişelenmem yersiz ama elimde değil.

Gerçekten huzur içinde yaşamayı unutmuşuz biz.

Hani böyle orta sınıf evlerde duvarlara asılan ucuz resimler vardır. Resimde bir dere vardır yanında bütün pencereleri ışıklı bir ev, suya eğilmiş bir ceylan yan tarafta mutlaka bir kayık ve nehrin kenarında da oynayan gülen çocuklar.  O duvara bakar bakar mutlu olur ya insan burada bir yürüyüş yapıyorsunuz o evlerden ceylanlardan çocuklardan bir sürü görüyorsunuz.

 Thomas Kinkade -benim en sevdiğim ressamlardan biridir kendisi- bence buralara geldi resimleri için buralardan ilham aldı. 

Tarlaların arasından geçerken bir anda sazlıkların arasından pır pır edip bir kaz havalanıyor, hayran hayran onun devasa gövdesi ile üzerimde yükselmesini izliyorum. Ya da yürürken bir anda -ben o ana kadar hiç farketmemiş oluyorum-  7-8 tane yavru ördek paytak paytak suya atlayıp hızlıca benden kaçıyor, büyük bir mutlulukla izliyorum. Ya da biraz uzakta inişe geçen bir ördek kırmızı perdeli ayakları ile suyu yarıp ustaca suya süzülüyor ardında dalgalanan bir su bırakarak.

Şu anda binlerce km ötede aradan günler haftalar geçmesine rağmen o suyun sesini sanki yeniden duyuyor ördeklerin vak vaklarını ise şu anda yeniden işitiyorum.

Harika bir yürüyüşten sonra eve geldim. Osmancığım mantı istemişti. Saatlerce mantı büktük annemle. Annem de sağolsun minicik kesmiş mantıları bük bük bitmek bilmedi. Osman'ın arkadaşları için de bir sürü paket buzluğa attık. (Edremit'e dòndükten sonra Osman arkadaşlarını davet etmiş. Hep beraber mantıları yerken fotoğrafları yolladı çok mutlu olduk. Ziyan olmamış emeklerimiz çok şükür. )

Akşama da mantı ziyafeti vardı. Çok güzel olmuşlardı.

Bugün sanki hiçbir şey yapmamış gibi görünsem de harika bir gündü. 

Dinlendim.

 Sessiz sakin bir Hollanda günü yaşadım. Evden dışarıyı seyrettim. Yemek yaptım. Yürüyüş yaptım. 

Waarder'e yürüyüşüm bu dünyada yaşadığım en güzel şeylerden biriydi. 

Çok güzel bir gündü bugün.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder