01.08.2025 Cuma
Osman bugün bizi yolumuzun üstünde bulunan 2. el mağazasına götürdü.
Hollanda'da pek çok 2. el mağazası var. Ama İstanbul'ki bit pazarları gibi değil. Temiz nezih yerler. İçinde o kadar güzel şeyler var ki. Tablolar, süs eşyaları, mutfak eşyaları, kıyafetler, kitaplar, saatler, takılar,mobilyalar. Bir evde olan ne varsa her şey ama her şey var. Oralarda olsam sürekli buraları dolaşırım.
1 euroya çok hoşuma giden kırmızı seramik bir kutu ve üzerinde yeldeğirmeni bulunan cam baharat kabı aldım.
Mobilyalar saksılar oyuncaklar. Gayet bakımlı iyi giyimli insanlar çoluk çocuk gelip buradan eşya bakıyor. Yani burada 2. el kullanmak onur kırıcı bir şey değil geri dönüşüme önem veren Dutch halkı için gayet sıradan bildik bir davranış.
Burası öyle hoşuma gitti ki bir tane daha varmış yakınlara hadi oraya da gidelim dedim. Orası ise daha da lüks eşyaların satıldığı bir 2. el mağazası idi.
Keşke bu 2. el dükkanları Türkiye'de de yaygınlaşsa. Çünkü zevkli şeyler almaktan öte pek çok güzel eşyamı buraya bağışlardım ziyan olmazdı. Zevkleri bana uyan biri de gelip alırdı benim de içim rahat olurdu.
Buradan Leiden'a geçtik. Bilal Eylem buraya bayıldı. Osman da çok seviyormuş. Benim için ise Leiden eh işte.
Burada önce bir kaleye çıktık panaromik bir şehir manzarası izledik.
Bu sırada Bilal ve Eylem bizi bıraktı onlar kendileri gezdi.
Biz de annem ve Defne ile ayrı ayrı takıldık.
Sonra meydanda Osmanla ve Bilal'le buluştuk.














Hiç yorum yok:
Yorum Gönder