22.09.2020
Dün Defneciği boğaza götürmeye söz vermiştim. Sabah uyanır uyanmaz hemen kahvaltımızı yapıp yola çıktık.
Aslında sabah külçe gibi uyandım. Herkesin malumu uzaktan eğitim-öğretim faaliyetlerinin başlaması ile eba çöktü. Öğretmenler ögrenciler idareciler herkes sisteme giriş yapmaya çalışıyor. (Ama yapamıyor)
Bu haftaki ders programım gelmedi. Çünkü idareciler de tıpkı bizim gibi sistemsel sorunlar sebebi ile işini yapamıyor.
İşte sabaha kadar acaba sabah dersim var mı varsa sisteme girebilecek miyim eğer eba açılırsa ders kitabından mı dersi işlesem yoksa kendi kaynaklarımı mı kullansam kendi kaynaklarımı kullansam telefonumun kalemini kullanır güzel güzel ders anlatırım ama ögrenciler yarın birgün bizim hoca meb'in ders kitabını kullanmıyor der başım ağrır. Okulunkini kullansam orada kalem çalışmıyor düpdüz anlatacağım, kimyasal hesaplar konum, soruları anlatarak mı çözeceğim. Daha ilk dersten öğrenciler kimyadan nefret edecek. Düşüne düşüne kabus göre göre sabahı ettim.
Sabah baktım ders yok. Fırsat bu fırsat daha da böyle boşluk olmaz bende deyip hemen değerlendireyim dedim.
Önce minik işlerimizden birini halletmek için yolumuzun üstü olan Maslak'a gittik. 26 yıldır İstanbuldayım hiç gitmemiştim ama hep merak etmiştim gökdelenlerimizin olduğu semti. Dışarıdan çok modern çok şık duruyor. Yani sever(d)im Maslak'ı...
Berbatmış.
50 katlı gökdelenleri dikmişler ama yanında tek arabalık yol var. Yollarda park etmeyi bırak adres sormak için bile hiçbir alan yok. Mesela yolda önümüzdeki bir dükkana mal geldi kamyonet yolun ortasında durdu. mecburen bekledik. Haldır huldur yolda boşalttılar malı yapacak birşey yok, bekledik.
Benim plazanın önünde bir otopark buldum. Anahtarı valeye bıraktım -mecburen çünkü içerisi tıklım tıklım.-Naparlarsa yapsınlar dedim. İşim çok kısa sürdü . Vale eminim ki park etme işini anca bitirmiştir ki ben geldim. Şaşırdılar zaten beni görünce. Benim işim bitti dedim. Otopark ücreti olarak 20 tl aldılar. Vay anasını sayın seyirciler. Maslak'ta 10 dakika otopark 20 tl...
İnsan çevreyoluna çıktım diye rahatlar mı... valla rahatladım . Oh be ha bağcılar ha Maslak ... Hiç fark yokmuş bence hepsi de rant için utanç verici yapılmış binalarla dolu. Sen 50 katlı gökdelenleni dik ama ortaya patika gibi yol çek... Esefle kınıyorum da şaşırıyor muyum? Hayır... Daha da gitmem Maslak'a inş.
Of neyse...
Sarıyer'e geldik. Güneşli pırıl pırıl bir hava vardı. Biraz rüzgarlıydı ama güzeldi. Ne terleten ne üşüten öyle güzel bir hava.
Defne sahili görünce çok mutlu oldu. Beraber baya yürüdük. Tabii ki ilk parkı görünceye kadar.
Zaten Defne ile yürüyüşlerimiz ilk parkı görünceye kadar oluyor.
Defnecik oynarken ben de parkın çevresinde yürüyerek günlük adım sayımımı tamamlamaya çalıştım.
Defne saatlerce oynadı oynadı hiç doyamadı oynamaya...
Geri dönüş yolunda ise her zamanki gibi ağladı. Eve dönünce seni millet bahçesine götüreceğim diyerek ikna edebildim.
Bugün 10 km den fazla yürümüşüm. Sabahtan akşama hatta geceye kadar dışarıda idik. Buna rağmen Defnecik hala ve dönmek istemedi. Baya mızıkladı. Yani benim kızım köyde yaşamalıydı. Sabah salacaktım dışarıya akşam yatmaya eve gelecekti ama napalım şartlar...
Herkese mutlu günler...
Ah burda da çocuklar bir çıkıyor akşama anca giriyorlar...
YanıtlaSil