18 Ağustos 2018 Cumartesi

SOFİ'NİN DÜNYASI, JOSTEIN GAARDER

İki haftadır yatıyorum. Kardeşimi ziyarete Ankara'ya giderken otobüste bacaklarıma kahve döküldü. Bugün 13. gün ama hâlâ günde 5-6 kez anestol ağrı kesici krem sürmezsem ağrıdan duramıyorum. Hala yürüyemiyorum. 2 haftadır dışarı çıkmadım.

Defne Ferah'la oynayamıyorum. Defne Ferah başta ben onunla oynayamayınca çıldırmıştı ama artık alıştı. Baştan hiç oynayalım demiyor. Direkt babasına gidiyor annemin bacakları acımış sen oynar mısın benimle diyor. Babası yoksa da kendi kendine takılıyor yavru kuşum.

Geceleri hâlâ acı içinde kalkıyorum, anestol ağrı kesici kremimi sürüyorum, başta çok yanıyor birkaç dakika içinde ise etkisini gösteriyor öyle uykuya dalabiliyorum.

Çok tuhaf bir şekilde esnediğimde ya da hapşırdığımda hafif bir elektrik çarpması şeklinde  merkez yanıklarım olmak üzere dalga dalga bir ürperme yayılıyor vücuduma.

Böyle 2 haftadır yatarken yatarken bir sürü film izledim. Baya da kitap okudum.

Bugün de geçmişte defalarca okuduğum  Sofi'nin Dünyası'nı yeniden bitirdim.


Sofi'nin Dünyası bir roman olmakla birlikte kitabın büyük bir kısmı aslında felsefe ders notlarından oluşuyor.

Bu kitabı 1997 de almışım yani üniversite 3. sınıfta. O zaman okuduğumda olay örgüsü çok hoşuma gitmişti ama aradaki ders notlarını okuyamamıştım. Okuduklarımı da pek anlamamıştım.



Sonradan birkaç kez daha okudum. Her seferinde daha çok şey öğrendim daha çok beğendim.  Her seferinde de ders notlarını daha iyi anladım

Şimdi aöf felsefe öğrencisi olarak sindire sindire bir kez daha okudum. Çok çok hoşuma gitti. Alt yapım azıcık oluştuğu için ders notlarını da severek okudum ve anladım.

Altını çize çize okuduğum başucu kitaplarımdan biri olan Sofi'nin Dünyası'nı herkese tavsiye ederim.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder