Sabah erkenden daha 07:30 olmadan kalktım.
Bilal hava durumuna baktı; bugün çok rüzgar varmış deniz keyifli olmaz, vazgeçtik.
Evde kahvaltı yapacağız. Ben de herkes uyuyorken Karadeniz Fırın'a gittim. Lavaş, pide ve simit aldım.
Eve geldiğimde annemler de uyanmış kahvaltıyı hazırlamışlardı.
Terasta kahvaltımızı yaptık.
Kahvaltımızın sonunda Bilal bize Toblerone pasta almış, sürpriz oldu.
Kahvaltıdan sonra hep beraber çıktık. Ege Bora gelmedi -daha da hiçbir yere gelmeyecekmiş- o evde oyun oynamayı tercih etti.
Kadıköy'den girip Yolören'den geçerek önce Zeytinli Küreci Aile Piknik Alanı'na geldik.
Geçen seminerden sonra arabadan şöyle bir baktığımda beğenmiştim. Şimdi yakından görmek nasip oldu.
Burada güzel bir dere akıyor. Masaların bir kısmı da suyun içinde.
Biz Defne ile hemen dereye indik, ayaklarımızı suya soktuk, derede yürüyüş yaptık.
Burayı çok sevdik.
Buraya bir sabah kahvaltı yapmak için gelmeye karar verdik. -inş.-
Buralara yakın yerde Değirmen Kamp Bungalow Çadır Karavan yeri var. Onun da ismini hep duyardım meğerse orası da buranın biraz ötesi imiş.
Buradan çıktıktan sonra Zeytinli Köyü'ne geldik. Biraz dolaştık. Meydandaki çiçekçinin çiçeklerini beğendik. Özellikle de pembe bir begonvile bayıldık. En kısa zamanda terasa alacağım bir tane.
Sonra Zeytinli pazarı varmış. Biraz alışveriş yaptık. Sonra da meydandaki çay bahçesinde oturduk. Bu sırada pazardan aldığımız meyverden yedik. -Kiraz nektarin kayısı -
Meydada bugün iki tane lokma hayırı vardı. Annem bir koşu gitmiş lokma almış. Ne hayırsever insanlarımız var.
Burada biraz soluklandıktan sonra Kızılkeçili Köyü'ne doğru yol aldık. Girişteki anıt çınara baktık. Çağlayan Piknik ve Kamp alanını ise es geçtik.
Kızılkeçili köyüne geldik.
Önce köyde bir tur attık. Sonra meydandaki çay bahçesinde oturduk. Çay içtik. ( Çay 10 TL)
Burada efil efil baya oturup muhabbet ettikten sonra sonra ara yollardan önce Yasa'ya geldik. Oradan da Novada'ya geçtik.
Nerdeyse tüm dükkânları gezdik.
17:00 de ayrıldık buradan. Doğru Edremit'te Köfteci Hilmi'ye gittik.
Ege Bora önceden gelmiş bizi bekliyordu.
Her zaman ki yerimize oturduk. Zaten personel bizi tanıyor. He zamanki gibi ortaya yoğurt cacık patlıcanlı bir meze piyaz istedik. Ve tabii ki ana yemek olarak da köfte. Her zaman musakka da alıyorduk bu sefer kimse istemedi.
Tatlı olarak da her zaman aldığımız burma kadayıf bitmişti. Biz de 2 tabak höşmerim istedik.
Sonra da Edremit'te çarşı pazar dolaştık.
Eve gelip bir çay keyfi yaptıktan sonra Bilal ve Eylem Ören'e gezmeye gittiler.
Ben geberdim yorgunluktan. Ayaklarıma kara sular indi. 9,59 kilometre yürümüşüm 15222 adım atmışım daha da gezecek halim yok.
Şimdi salonda bir yandan annem sürekli yanıbaşımda konuşuyor. Karadeniz gezimizle ilgili plan yapıyor. Defne ise yanımda ödevini yapıyor. Sürekli bir şeyler soruyor.
Edremit bugün alışılmışın dışında epey ferah. Ev 27 dereceyi gösteriyor. Çok fazla rüzgar var. Ben de bir yandan ayaklarımı dinlendiriyorum bir yandan anneme ve Defne'ye cevaplar yetiştiriyorum bir yandan da bunları yazıyorum.
Her günümüz bir öncekinden güzel geçsin inş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder