25 Temmuz 2021 Pazar

EDREMİT TATİLİ (I) 2021 , GADANA PLAJI, ZEYTİNLİ KÖYÜ

 21.07.2021 Çarş

Edremit'e gidiyorum.

Dün tüm hazırlıklarımı yaptım. Termosum Defne'nin yiyecekleri dahil tüm eşyalarımı geceden arabama yerleştirdim. Sabah sadece çantamı alıp çıkacak şekilde herşeyi  ayarladım. 

Bu sabah erkenden uyanmama rağmen evden çıkmam 06:22'yi buldu. Bir türlü çıkamadım  evden... Biraz stres yaptım sanırım. Ne de olsa ilk kez tek başıma şehirler arası seyahat yapacağım. 

Hem bayramın 2. günü olması hem de sabah erken saatleri olmasından dolayı başta yollar bomboştu. Alışık olmadığım tek tük arabalı yollar....

Boğaziçi Köprüsü'nü de rahatlıkla geçtikten sonra ise bildik İstanbul trafiğine yakalandım. Bundan sonrası Kocaeli'ne kadar adım adım dura kalka 5-10 km/saat hızla idi.

Osmangazi Köprüsü'ne geldiğimizde ise artık trafik rahatladı. Sonrasında ise gayet keyifli bir yolculuktu. 

Edremit'e 12:30 civarında geldim. 

Edremit'e gelir gelmez sıcak öyle bir vurdu ki geldiğime pişman oldum diyebilirim. Bir türlü ferahlayamadım ki anneme göre ev bugün efil efil esiyormuş. 

Hiç ferahlayamayacağım galiba diye düşündüğüm için  hem de günümü değerlendirmek adına akşama doğru denize Pelitköy Sahil'e geldik. Ya da bugün  öğrendiğimiz adı ile Burhaniye Gadana Plajı. Edremit'e 24 km uzaklıkta.





Baharda yukarıdaki gibi idi. Şimdi ise oldukça kalabalık.

Burada hava gayet güzel deniz sıcacıktı. Defne'ye rağmen biraz yüzebildim. Denize girmemle biraz ferahlayabildim Allah'a şükür.  

Akşam geç saatlere kadar kaldık burada... 

Deniz kenarında kumlara yerleştirdik sandalyelerimizi,  güneşin batışını seyrettik.

Akşam sahil boyunca yürüyüş yaptım. 

Defne ile hemen deniz kenarındaki parkta oynadık. 

Güzel bir akşamdı. 

Bu plajda güneş tam karşıdan batıyor.

 Güneşin batışını buradan mutlaka izlemek lazım.


Eve döndüğümde öyle yorgundum ki başımı  yastığa koymamla uyumam bir olmuş.


22.07.2021 Perş

Hem babamı ziyaret etmek hem de  babaannemin elini öpmek hayır duasını almak için bu sabah erkenden köye gittik.

Önce Emine Halama geçtik ki aslında geleceğimizden haberi yoktu. Biraz baskın gibi oldu. Emine Halam Mustafa Eniştem, Ayşe Halam kuzenim Filiz eşi Fatih çocukları Eren Eymen kuzenim İbrahim ve kızı  Azra ben Defne annem Bilal Osman Eylem Ege Bora... Baya kalabalıktık. 

Halam bize muhteşem bir kahvaltı  hazırladı. 

Yani düşünün daha bu sabah toplanmış çıt çıt biberlerle kokusu üstünde domateslerle menemenler kızartmalar... İstanbul'da ne yaparsam yapayım bu lezzeti yakalamama imkan yok. 

Yani bilmiyorum ortam çok güzeldi herhalde o yüzden ama çay bile mükemmeldi. O semavere  sürekli takviye yapıldı gördüm. Sanırım 10-15 bardak çay içtim doyamadım.   Ayda yılda bir kahve içerim bu sabah halamda iki fincan kahve içtim. Benim için bir rekor oldu. Halam hep yüzüme güldü.  Ama içinden zıkkımın kökünü iç körolmayasıca demişse de hakkı var yani kadının...

 Kuzenler akrabalar bayram ziyaretleri güzel muhabbetler çaylar kahveler baklavalar şekerler tatlılar derken akşam oldu.

Babaannemin de elini öptük.  

Babacığımı da kabrinde ziyaret ettik. 





Bugün de böyle  bitti.

Herşey çok güzeldi.


23.07.2021 Cuma

Bugün sabah önce alışveriş merkezine gittik. Orada baya vakit geçirdik. Eylem Ege Bora annem daha çok giyim üzerine  mağazalara girerken ben ismini hep duydugum ama şimdiye  dek  hiç  gitmediğim ama hep gitmek istediğim  Porland Fabrika Satış Mağazası'na gittim.  O mağazaya  girdiğimde cennete girmiş gibi idim. Benim kadar tabak çanak seven var mı ya... Kahvaltı setleri sunum tabakları Çin vazoları herşey ama herşey çok güzeldi, enfesti. Bir gün buraya gelip çılgınlar gibi alışveriş  yapacağıma özellikle de o çin vazolarını almadan gitmeyeceğime  söz  vererek istemeden ayrıldım  mağazadan.

 Öğleden sonra ise yine Pelitköy Sahili'ne geldik.  Bayramdan olsa gerek o kadar kalabalık ki... Neredeyse her bir ağacın  altında bir aile var. 

Biz de bir zeytin ağacı gölgesine oturuyoruz. Hava çok çok sıcak.  Ferahlamak için hemen kendimi suya  attım ama su buz gibi, yüzülebilecek gibi değil.

Bugün de yüzemeden sadece suya bakarak gün geçirdik ki bu da güzel aslında.

Tabii Defne buz gibi suya rağmen denizden hiç çıkmadı, çok eğlendi.

Güneşin batışını izleme, akşam yürüyüşü, Defne'yi parkta oynatma derken yine burada epey kaldık. Akşam ilerleyen saatlerde evimize döndük.

Bugünümüz de böyle  geçti.


24.07.2021 Cmt

Hem bayram hem cumartesi her yer çok kalabalıktır diye tahmin ettiğimizden bugün evde takılıyoruz. 

Az önce annemin çok  sevdiği kuşu muhabbet kuşumuz guşguş kaçtı. Annem aşağıda ağlıyor. O kuşu hepimiz çok seviyorduk.  Hepimize bir hüzün çöktü. 

Aslında babamın yokluğundan dolayı zaten hepimizde bir parça hüzün var.  Her zaman her sevince aslında bir burukluk da eşlik ediyor. Ama kimse bu konuyu konuşmuyor.  Hüznümüzü acımızı birbirimize belli etmemeye çalışıyoruz. Ama herbirimiz de biliyoruz ki babamı anmadığımız onu özlemediğimiz bir saniye bile yok. 

Ama guşguş da gidince annem  kendini tamamen bıraktı.

Annem kahvaltıdan sonra terasta mangal yakmış  gerçek odun ateşinde güveç yapmıştı.

Hem annem biraz açılır hem de bu sıcakta ve bu güzel yaz gününde evde kalmayalım güveci dere kenarında açık  havada yiyelim diyerek  dışarı çıktık.

Akşam üstü Zeytinli Çayı'na geldik. 

Burası Zeytinli köyü Değirmen Piknik Alanı olarak geçiyor. 


Mangalcılar çadırda keyf yapanlar bungalovlar, karavanlar atlar suda kano yapanlar derede yüzenler, dere kenarında yürüyüş yapanlar...  

Baya eğlenceli  aktif bir yermiş burası, ilk kez geldim buraya... 

Biz de dumanaltı olan yerlerden uzakta çayın kenarına  sandalyelerimizi attık.


Ben çok çok beğendim  burayı. 

Defne de çok mutluydu. Sudan hiç çıkmadı.


Burada yemeğimizi yiyip çayımızı içtik.  Akşam ilerleyen saatlerde de evimize geldik.

Annem hala ağlıyor.

 Biz de guşguşumuz inşallah iyi insanların  eline düşmüştür diye dua ediyoruz. İnş kafese kapatmamışlardır. 

Herkese mutlu günler...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder