Nerden başlasam ne yazsam bilemiyorum. Çile'den bir kaç şiir seçtim. Her şiiri ayrı bir güzel. Bana göre gelmiş geçmiş en iyi söz ustalarından biri. Şiirlerini okumaya doyum olmaz. Özellikle de vefatına yakın dönemde yazdığı şiirler nefes kesicidir.
Necip Fazıl'la ilk tanışmam 11. Sınıfta olmuştu. O zaman Erzincan depremi olmuş, sınıfımıza depremden kurtulan 3 kişiyi yerleştirmişlerdi. Sınıfa yepyeni taze bir nefes olmuşlardı. Bizim sınıf, öğretmenlerin ağlayarak çıktığı, bir giren öğretmeni bir daha görmediğimiz, gelenlerinde yaka silktiği berbat bir sınıftı.
Günübirlik yaşayan hiçbir yüce amacı olmayan hababam sınıfımıza ağırbaşlı idealist ahlak timsali 3 vakur öğrencinin gelmesi ile sınıfın tüm havası değişmişti.
İşte onlardan birisi ile bir gün konuşurken şiirden hiç hoşlanmadığımı söylemiştim. O da Necip Fazıl'dan bahsetmişti. Benim hiç duymadığımı bilmediğimi anlayınca çok şaşırmış bir kaç şiirini okumuştu. Sonra üşenmemiş sayfalarca Necip Fazıl şiirinin
yazılı olduğu kağıtlar vermişti . O kadar çok şiir vardı ki çok emek verip hazırladığı belliydi. Sırf verilen emek zayi omasın diye bu küçük defterin her bir satırını okumuş Necip Fazıl'a hayran kalmıştım. Benim edebiyat dersi dışında ilk okudum şair Necip Fazıl'dır. Bu arada bana Necip Fazıl' ı kazandıran Murat Erdem'e çok teşekkür ederim. Şunu da belirtmeliyim ki Murat'la aramızda arkadaşlık dışında hiçbir gönül iliskisi yoktu. Sırf örnek olacak bir dava adamını göstermek için çaba harcamıştı. O 10-15 sayfayı yıllarca hatta onyıllarca diyeyim sakladım. Ara ara açıp bakıyordum. Şimdi neredeler hiç bilmiyorum. Ben de şimdi onun hatırasına bu yazıyı yazıyorum. Umarım bir kişi bile olsa ben de birilerine Necip Fazılı tanıtmış olurum.
Bol şiirli günler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder