İstanbul'da iken hep hazır yoğurt kullanırdım. (Gerçek yoğurt bulamıyordum çünkü) Burada da (Mardinde yani) böyle devam etti.
Artık hepimiz biliyoruz ki hazır yoğurtlar gerçek yoğurdun sağladığı faydaları veremiyor.
Hazır yoğurtların içinde bize faydalı olan bakteriler ya öldürülmüş ya da pasifize edilmiş durumda. İstanbul' da ev yoğurdu diye aldığım hazır yoğurtlar haftalar geçmesine rağmen ekşimezdi. Bir keresinde kendim yoğurt yapmaya heveslendim. Pastörize süt ve hazır yoğurt kullandım. Tabii ki tutmadı. Boza kıvamında salebe benzer iğrenç bir şey elde ettim.
Mardin'de olmanın güzel yanlarından biri; gerçek köy ürünlerini bulabiliyorsunuz.
Her yerde mandıra var. Benim evin karşı köşesine de bir mandıra- manav karışımı bir dükkan açıldı. Önceleri temizlik konusunda endişelerim vardı ama sonra dedim ki en azından gerçek yoğurt alacağım. Bir deneyim dedim.
Bakkal abimiz bana özel tam 5 kiloluk yoğurt ayırmış. Kilosu 2 TL. Mükemmel bir yoğurt tadı aldım tam çocukken annemin yaptığı gibiydi. Gerçekten de çocukluğumdan beri gerçek yoğurt yiyememiştim ve neredeyse tadını unutmuştum.
12 gündür her gün 1 kase yiyorum ama kabın daha yarısını bile bitiremedim ve yoğurdum çoktan ekşimeye başladı. Ben de bol yoğurtlu gerçek bir yayla çorbası yapayım dedim.
Ayrıca bir de köyden gelen bir tereyağım var ki ; mükemmel. Yayık ayranından yapıyorlar. Kokusu, lezzeti 10 numara. Yayla çorbasını yaparken hem çok köpürdü hem harika bir koku verdi.
YAYLA ÇORBASI
Malzemeler
2 çorba kaşığı pirinç
Bol bol yoğurt
1 yumurta
2 çorba kaşığı un
2 çorba kaşığı zeytinyağı
1 çorba kaşığı tereyağı
Nane
Pul biber
Yapılışı
* Önce pirinçleri yıkayıp az suda 5-10 dakika pişiriyoruz.
* Pirinçler ocakta kaynarken biz cam kabın içine bol bol yoğurt koyuyoruz. Ben gerçek köy yoğurdumdan yaklaşık yarım kilo kullandım.
* İçine yumurta, un, zeytinyağı, 1 çorba kaşığı nane ekleyip bir güzel çırpıyoruz.
* Pirincimizin suyundan alıp cam kabımıza ekliyoruz. Bu sırada sürekli karıştırıyoruz ki yoğurdumuz kesilmesin.
* Ilıklaşmış olan karışımımızı pirincin üzerine döküyoruz.
* Karıştıra karıştıra pişiriyoruz.
* Kaynamaya başlar başlamaz altını kapatıyoruz.
(Ben tuz eklemeden yaptım. Zaten tadı gelmişti, mükemmel bir tadı vardı, tuza gerek yoktu. Ayrıca tuz ekleyince yoğurt kesiliyormuş. İlle tuz eklemek isterseniz en son piştikten sonra katılırmış, bilginize.)
Bir cezvenin içine bir çorba kaşığı tereyağı eritiyoruz, içine pul biber ve nane ekliyoruz. Son olarak kasede çorbamızın üstüne sosumuzu ekliyoruz.
AFİYET OLSUN...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder